26 Aralık 2009 Cumartesi

8 OCAK cuma / atak -2

Siz hep Batı oturuyorsunuz
3- Dealer : D
S 7654
H Q1075
D Q1042
C A

deklare >
2 karo (multi) / X / 3 kör / 3pik - pas / 6 tref / herkes pas

ne atak edersiniz ?

4-Dealer : D
S 65
H 1075
D K10653
C 432

deklare >
1 kör /X /pas /2 kör - pas / 2 pik / pas / 4SA - pas / 5 karo /pas / 6 pik / X / herkes pas

ne atak edersiniz ?

5 OCAK salı / atak-1

Siz hep Batı oturuyorsunuz
1- Dealer : B
...............................S 8654
...............................H KQ108
...............................D 954
...............................C 32

S KJ10973 ....................................S Q
H 64 ..............................................H 97532
D A2 ..............................................D 76
C 865 .............................................C KJ976

..............................S A2
..............................H AJ
..............................D KQJ1083
..............................C AQ10

deklare > 2 pik / pas / pas / 3SA

ne atak edersiniz ? ......... > pik K : 10, pik J : 8, H6 :5, Cx : 5, DA : 3

2-Dealer : B
........................S 76
........................H 1064
........................D AKQ1054
........................C 65
S AQ5 ........................................S J9832
H QJ985 ....................................H 97
D 63 ...........................................D 9
C KJ8 .........................................C A10932

........................S K104
........................H AK3
........................D J875
........................C Q74

deklare > 1 kör / 3 karo / dbl / 3SA / herkes pas

ne atak edersiniz ?............... > D6 : 10, C8 : 8, HQ : 4, SQ :2

"Bu tür ellerde aktif atak 9. löveyi verebilir pasif atağı seçmek daha doğrudur"

Dostum Dr.TURHAN KAT'a teşekkürler

Turhan'ı tanır mısınız bilmiyorum, briçe meraklı ama doktor olduğu için çok fazla zaman ayıramayan bir dost. Geçenlerde sohpet ederken Krzysztof Martens konusu açıldı. Briç üniversitesi olan Martens Turhan'ı sevmiş ve bir çok kitabını yollamış, Turhan da briç camiasına katkıda bulunmak amacıyla kitapları bana hediye etti. Kitapları incelemem ve bazılarını tercüme edebilmem oldukça zaman alacaktır, ama ataklar ile ilgili kitabını burada sizlerle paylaşayım diye düşündüm. Yeni yılda her hafta salı ve cuma günü sizlere iki atak soracağım. Sizlerden gelen cevapları bir sonraki hafta puan vererek ilan edeceğim. Bu uygulamanın briçinize katkıda bulunacağına inanıyorum.

17 Aralık 2009 Perşembe

AYDIN'CIM BAŞIMIZ SAĞOLSUN

Kadıköy briçten Aydın Gürsel'in annesi vefat etti, cenaze bugün öğlen Erenköy camiinden kaldırılacak. Başın sağolsun Aydıncım.

7 Kasım 2009 Cumartesi

18 EKİM PARTNERLİĞİ

Briçteki temel ilke partnerlik ve bu partnerliğin uzun süreli olabilmesidir. Türkiye’nin milli takımlarının yurtdışı yarışmalarda takımı oluşturan kişilerin bireysel seviyelerinin altında yer almalarındaki en önemli etken Türklerin partnerliklerinin uzun süreli yaşayamamasıyla ilintilidir. Partnerler arası kullanılan sistem briçteki başarının temeli sayılır halbuki değildir, çok az bir yüzdesidir o, kazanmak için daha yüksek gereksinim stillerin uyuşması aralarındaki sevgi ve dostluğun briçteki yanlışlarla ilintili olmadığının farkına varmalarıdır. Partnerler arasında anlaşmalı bir stil yoksa bu gün bir pike iki pik diyen, yarın ise aynı el ile üç pik ile davet eden kişilerse bir türlü birlikte başarıya imza atamazlar. Kimi deklarelerde başarı gelse de uzun süreli bir birliktelik sağlanamaz.

Çocuk doğar, aile ve çevre ona yaşamda başarılı olabilmesi için gerekli donanımlar kazandırmaya çalışırlar. Onun eğitimi, yeteneklerinin ortaya çıkartılıp bu yeteneklerini parlatmaları, çevresine ve topluma katkılarını oluşturmak hep ailelerin çocuğuna vermeye çalıştıkları önemli değerlerdir. Bu değerlerle çocuklarının mutlu bir yaşam sürmeleri ailelerin temel hedefleridir. Bunu neden isterler, çünkü bilinçaltında kendi yaşamları sona erdiği zaman geride bıraktıkları genleriyle yaşama devam edebilmeyi arzularlar. Çocukların bunu sağlamasının yolu ise aynen briçte olduğu gibi doğru bir partnerliği kurabilmekle olur. Partnerler çoğu zaman karşılaştıkları durumla ilgili birbirlerine görüşlerini sunarak kendileri için başarılı olacak bir yere gelebilmeye çalışırlar. Bu kimi zaman arkadaşlıklar, dostluklar, kimi zaman da ekonomik parametreler içerir, ama temel amaç birlikte mutlu dakikalar yaşayabilmektir. Gelinen kontrat, bu kontratta başarılı olmaya çalışılan süreç partnerlere keyifli dakikalar yaşatıyorsa hem partnerlikleri doğru hem de seçtikleri kontratlar doğrudur.

İşte bugün oğlum Fırat yaşamıyla ilgili bir partnerliğe imza atıyor, Nazlı ile evleniyor. Onların bu anlaşmalarını gönülden kutluyorum, hem onların, hem de onların bize kazandıracağı gelecek kuşaklarımın daha mutlu bir dünya yaşamalarını diliyorum.
18.Ekim.2009

30 Eylül 2009 Çarşamba

MERSİN'E TEŞEKKÜRLER

25.Mersin Briç festivali bu yıl 23-27 Eylül arası yapıldı. Mersin Briç Kulübü biz senyör takımını dünya şampiyonası dönüşünde misafir olarak çağırdılar ve Mersin Belediye Başkanı Sn.Macit Özcan'dan bir kutlama plaketi verdiler. Başta Sn. Macit Özcan olmak üzere Mersin Briç kulübüne ve Mersinli briç camiasına teşekürlerimizi sunarım.

12 Eylül 2009 Cumartesi

SAO PAOLO ŞAMPİYONLARI

1.Bermuda Bowl > 1. USA-2, 2. İtalya, 3. Bulgaristan

Venice Cup > 1. Çin, 2. USA-1 3. Fransa

Senior Bowl > 1. İngiltere 2. Polonya 3. Endonezya

Transnational > 1. Zimmerman 2. Apreo Logistic (Polonya)

DÜNYA ŞAMPİYONALARI ÖZETİ

Bermuda Bowl - Venice Cup - d'Orsi Senior Bowl - Transnational open teams isimleri altında 4 kategoride Dünya şampiyonaları bu yıl 29 Ağs.-12 Eylül tarihleri arası Brezilya Sao Paolo'da yapılmıştır.

Bermuda Bowl dünyanın briçteki en tepe noktasıdır WBF (dünya briç fed.) coğrafi zonlarında o yıl temsil hakkı kazananlar arasında yapılır 1950 yılında başlamıştır bu yıl 39. su yapılmaktadır. USA - 17 defa kazanırken Avrupa'dan İtalya - 14, Fransa - 2, İngiltere - 1, Hollanda - 1, Norveç - 1, İzlanda - 1 defa kazanmışlardır. Bir defa da Brezilya'nın şampiyonluğu vardır.

Venice Cup 1974 yılında başlamış olup şimdiye kadar USA - 10, İngiltere - 2, Almanya - 2, Fransa ve Hollanda birer kere kazanmışlardır.

Senior Bowl 60 yaş üstü (bu yıl dahil 55-59 yaş sınırları uygulandı artık 60 üstü) briç şampiyonası olup 2001 de başlamıştır. Bu yıla kadar yapılan 4 şampiyonayı da USA kazanmıştır.(2001-Paris, Fransa, 2003-Monte Carlo, Monako, 2005-Estoril, Portekiz, 2007- Şangay, Çin)

Dünya Transnational Open Teams şampiyonluğu 1997 yılında Hammamet, Tunus'ta başlamıştır. Bu turnuvanın katılımcı takımları ülkelerini temsil etmeyen karışık kişilerden oluşmaktadır. İlk kazanan Leandro Burgay - İtalya, son kazanan ise 2007 de Şangay'da üç Fransız (Michel Bessis-Thomas Bessis-Franck Multon) -iki İtalyan (Cladio Nunes-Fulvio Fantoni) -bir İsviçre'liden (Pierre Zimmerman) oluşan Zimmerman takımı olmuştur.

31 Ağustos 2009 Pazartesi

İLK GÜNÜMÜZ KÖTÜYDÜ

İlk üç maçımıza dünyaca kuvvetli takımlarla başladık, ama bişey söyleyeyim üçünü de yenebilirdik. Adamların bizden üstün tarafı yokmuş. Hepimiz çok hatalı kararlar verdik. Mesela ben kompetisyonda 4 pikimize 5 kör dediler Emin kontr atmasına rağmen 5 pik dedim ve battık halbuki 5 kör kontru tutsam kazanıyormuşuz çünkü 4 pik bile batıyormuş. Buna benzer bir sürü el verince kazanmak oldukça zor. İnşallah bugün daha doğru kararlar veririz.

30 Ağustos 2009 Pazar

AÇILIŞ GECESİ MUHTEŞEMDİ

Sao Paolo'daki briç açılışını bugüne kadar yaşamadım. Brezilya bu konuda tüm kendi kültürünü vermiş. Dün gece saat 19.00 da açılış var gelin dediler. Takım olarak takım elbiselerimizi giydik boynumuza kartlarımızı taktık ve gittik. Turnuvanın yapılacağı Otel Transamerika muazzam bir otel, yalnızca otel değil, opera salonu, kongre salonları gibi içerikleri de var. 18.30 gibi gittik, önce turnuva yerlerini dolaştık ilk maçımızda Brezilya ile başlıyoruz onlar ev sahibi biz misafir oldugumuzdan Orhan-Ergun E-W, ben Emin'le kapalıda NS olacak şekilde yazıldık. Neticede 19.00 da opera saolonuna bizleri aldılar, Dünya Briç Fed. başkanı, Brezilya Fed Başkanı ve de Sao Paolo Belediye Başkanı konuşmalarından sonra takımları anons ederek ayakta herkese takdim edip alkışladılar, Türk bayrağının yükseltiği an bizleri duygulandırdı. Daha sonra da ilginç bir show başladı. Önce bir piyanist, sonra bir müzik grubu ama solistleri 4 kadın ama herbiri değişik bir enstruman da çalıyor, biri keman biri akordiyon ikisi gitar. Daha sonra bir dans grubu kızlar (ama bunlar sambacı değil) muhteşem bir şemsiyeli dans gösterisi yaptılar, sonra bir erkek solist grubu en sonda da sambacı kızlar sahneye geldiler yaklaşık 2 saat süren showdan sonra kokteyl başladı. Arkadaşlar açılış çok muhteşemdi !

TEŞEKKÜRLERİMİZ VAR

Türkiye’nin ilk defa katılacağı Bermuda Bowl iyice yaklaştı, bu ayın sonunda başlıyor. Bizler kısmetse ayın 26 sında yola çıkıyoruz. Sao Paolo’da ki turnuvaya katılacakları incelemeye başladık. Ama şöyle söyleyeyim dünyanın en iyi 21 takımıyla maçlar insanı oldukça heyecanlandırıyor. 22 takım önce lig usülü 21 maç yapacak sonra ilk sekize kalanların aralarında eleme turu başlayacak. Avrupadan ilk sekize genelde iki veya üç takım kalabiliyor. Yani avrupa dışındaki ülkelerden çok sıkı takımlar var. Örneğin Endonezya geçen turnuvada finale kadar giden son turda Amerika’ya yenilen bir takım. Bakalım Avrupa şampiyonasında yapabildiklerimizi bu şampiyonada da yapabilecek miyiz ? Brezilya’ya gidişimize federasyon devletten bir destek sağlayamadı ancak allahtan bu konuda çevremizde bize parasal destek verenler çıktı oldukça az bir parasal yük altında kaldık. Bunların içinde başta sayın Şarık Tara olmak üzere İTÜ 54 inşaatçılar grubuna, bu konuda bize yardımcı olan Ankara’lı Mustafa Karamollaoğlu ağabeyimize, sevgili dostumuz Tevfik Sayılkan ve arkadaşlarına, benim ait olduğum Cumhuriyet gazetesine teşekkürlerimizi sunmak isterim. Bu arada bizim çalışmalarımıza destek vermek üzere bizleri Bodruma davet eden Bodrum briç kulübüne ve Bodrum’lu briççi dostlarımıza da sevgilerimizi sunmak isterim. Bu hafta sonu başlayacak şekilde bir hafta sıkı bir çalışma yapacağız. Bodrumlu briççilerle maçlar olacak bakalım eksikliklerimizi bulmak ve onları düzeltmek konusunda zaman yeterli olacak mı ? Briçte çalışma dediğimiz zaman çok detay gerekiyor. Bunca yıldır beraber oynamamıza rağmen bazı ellerde ortağımızın söylemeye çalıştığıyla bizim anladığımız farklı olabiliyor, veya rakibin blokatif deklarelerine karşılık verebilmek her zaman doğru karar olmayabiliyor. Bazı ellerde araya girmemiz rakibi farklı bir kontrat oynamaya yönlendirebiliyor. Örneğin geçenlerde solum bir sanzatu açtı sağım iki trefli ile majör sordu bende altılı trefl ile kontr dedim sonuçta sanzatu açanda dörtlü pik olmasına rağmen göstermedi ve 4-4 pikleri olmasına rağmen 3 sanzatuyu tercih ettiler. Dört pik ortağımda da dörtlü pik olduğu için batıyormuş trefl atağına rağmen üç sanzatu oldu. Tabii tersi de olabilirdi üç sanzatu batarken dört pik olabilirdi ama buradaki elde kaybettik. Umarım Brezilya’da buna benzer deklareler bizim için doğru kararlar olur.09.08.09

2 Ağustos 2009 Pazar

HOŞGELDİN LARA

19 Temmuz benim için önemli bir gün oldu, kızım Zeynep'in kızı Lara bugün dünyaya merhaba dedi. Yıllar sonra belki de briççi olacak. Ama benim dileğim; ister briççi olsun isterse başka alanlarda meraklı, yeter ki yaşamında mutlu olsun, geriye birşeyler bıraksın ve de içinde bulunduğu topluma katkıda bulunsun. Sevgili Lara hoşgeldin dünyaya.

PARADİGMA SHİFT

Briçteki gelişimin en önemli kavşaklarından biri (paradigma shift) bakış açısını değiştirebilmektir. Bugüne kadar yaşanan kazanç ve kayıpları alt alta koyduğumuz zaman bazı bakış açısı değişimi yapabilenler o güne kadar kaybettiklerini artık kaybetmemek kararı alanlardır.

Türkiye’nin demokrasiyi yaratma, geliştirme ve özümleme çabalarını diyalektik bir gözle incelersek bazı kırılma noktaları olduğunu görürüz. Bu süreci incelediğimde benim inancım, 28 Şubat’ın demokratikleşme sürecindeki kırılma noktaları arasında en önemlisi olduğu , toplumumuzdaki öncü kesimlerin daha 28 Şubat’ın Türk toplumunda oluşturduğu ‘bakış açısı değişiminin’ (paradigma shift) yeterince farkına varamadığı yönündedir. Demokrasiye Batı dünyasındaki anlamıyla geçişimizin Atatürk sonrası dönemle başladığını düşünürsek, 27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980, ve 28 Şubat 1997 tarihlerinin bu süreçteki önemli kavşaklar olduklarını görürüz. 1960 ihtilali demokrasideki sorunumuzu tanzimat ve meşrutiyetin ilanlarındaki çözüme benzer “bizi kimin yönetmesi gerekir?” şeklinde algılamış ve de çözümü yasama erkinin yeni bir meclis modeliyle oluşumunda görmüş, yasama meclisi ve senato şeklindeki bir uygulamanın daha iyi bir yönetimin temelini oluşturacağı şeklinde bir çözüm bulmuştur. 1971 yılındaki kırılmada ise yasamanın yine meclis tarafından yapılmasına karşın yürütmenin değişmesi ve elit bir beyin takımınca yönetilmemizin sorunlarımıza çözüm olabileceği fikri ağırlık kazandı. Bu her iki çözümün de toplumda demokrasinin özümlenmesi için yeterli olmadığı anlaşıldı.“ kimin yönetmesi ” sorusuna 1980 ihtilalinin bulduğu çözüm ise bunların daha önce siyasi yıpranmışlığı olmayan kişilerden oluşmasıydı. Bu gerekçe ile partiler kapatıldı, demokrasimize yeni parti ve kişilerin yön vermesi çözümü bulundu, ama bu çözüm de çalışmadı. Tanzimattan bu yana ilk defa 28 Şubat tarihinde Türk toplumu “bizi kim yönetsin” sorusundan “bizi nasıl yönetsinler” sorusuna bir geçiş yaptı. Türk toplumu 2002 seçimiyle artık bizi yönetmek için kurtarıcı rolüne soyunmuş parti liderlerini, köhnemiş zihniyetleriyle birlikte tarihin tozlu sayfalarına gömmeye karar verdi. Günümüzdeki iktidar ve muhalefet acaba bunun farkında mı ? 19.temmuz.2009

YETKİ AYRICALIK DEĞİLDİR

Köprü trafiği felaket, Yıldız’dan Boğaziçi köprüsüne girebilmem bir saate yakın zaman aldı , en sağ şeritteyim benim sağımda ise içinden gidilmesi yasak şerit var. Arkamdaki araba o şeritten ilerlemeye çalışıyor, bana sola çekil geçelim sinyalleri, bu bana ters geldiği için araca geçiş hakkı vermiyorum. Ancak araba iyice zorladı ve zorunlu olarak biraz sola kaymak durumunda kaldım , aracın içinde iki genç adam var yanımdan geçerken bana bir küfür salladılar, buradan geçiş yasak değil mi dedim içindeki şöför bir küfür daha söyleyerek elindeki bir belgeyi salladı ve biz polisiz dedi, sivil polisermiş. Birkaç gün sonra yaz akşamı, saat onbuçuğu bulmuş, günün sıcaklığı hafiflemiş, güzel bir esinti başlamış, Caddebostan’da sahile inmiş dolaşıyorum. Etraf kalabalık, kimisi hızlı hızlı, kimisi yavaş yavaş yürüyüş yapıyor, kimileri de şezlonglarını, iskemlelerini getirmişler, arkadaş gruplarıyla çimenlerin üstünde koyu bir muhabbet içindeler. Sokak köpekleri bile çevreye saygılılar, köpek gezdirenlere karşı burası bana ait bir alan sizin burada ne işiniz var demiyorlar. Arkamda birden bir korna sesi, araç girişi yasak yola girmiş bir araç, döndüm baktım bir polis aracı. İnsanlar zorunlu olarak kenara çekilmeye başladı. Polis aracı yavaş yavaş, geze geze ilerliyor. Neden böyle bir alana araç ile girerler anlaşılır gibi değil, acaba etrafta bir sorun var da polis mi çağrıldı diye baktım hayır, hiçbir şey yok, gezinmek için gelmişler.

Avrupa’da briç oynuyoruz biz kapalı odadayız, kapalı odaya ancak görevliler girebiliyor. Maça başlıyalı on onbeş dakika olmuş ikinci bordu oynuyoruz kapıda bir konuşma başladı, döndüm baktım, kapıda Rona Gianarrigo yanında bir kişi daha var. Rona 1940 doğumlu Avrupa briç federasyonu başkanı, çok beyefendi bir kişilik. İçeri girmek istemiş görevliler hemen yanına koştular, önce saygı ile selamladılar ama girmesinin mümkün olamayacağını söylediler başkana. Adam da hiç itiraz etmedi kapıda şöyle bir an durdu sonra yanındakine başını sallayarak bişeyler söyledi ve dönüp gittiler. Avrupa’da insanların görevleri onlara kural dışı davranabilmeleri ve de ayrıcalıklı yaşamaları hakkını vermiyormuş, çok beyendim. 12.temmuz.2009

SÖYLENMEYEN GERÇEKLER

Briçte kullanılan en önemli konvansiyonu çoğu briç meraklısı bilmez, öğretilmemiştir. Briçteki en önemli konvansiyon, anlaşması olup kullanılmayan konvansiyondur. Yani bir sanzatu açtığınızda ortak iki trefl demiyorsa dörtlü majörü yok demektir. Doğru karar vermedeki en önemli mekanizma söylenenin yanı sıra söylenmeyeni de düşünmektir. Bir örnekle anlatayım, eliniz ♠ KJxx ♥ Jxx ♦ AKJxx ♣ x , Bir karo açtınız ortak iki trefl dedi , iki karo dediniz ortak iki pik dedi , üç pik dediniz ortak 3SA dedi. Ne tür bilgi gitti geldi ? Ortakta zon gücü olduğu kesin ama nasıl bir el gösterdi ? Ortakta pik kaç adet? Sizde dörtlü olduğunu söylediniz eğer onda da dörtlü olsaydı dört pik demez miydi? Peki üçlü pikiyle neden iki karoya iki pik dedi de iki veya üç sanzatu demedi ? Demek ki ortakta bir renkten stopper yok, hangi renkten ? Tabii ki kör stopperi yok, yani size zon oynayacak gücüm var ama hangi zonu oynayacağız ortak demeye çalışıyor. Ortağınızın eli ♠ AQx ♥ xx ♦ xx ♣ AQJ10xx idi , trefl ve karo empasları geçmiyor 3 SA ve 5 minör oyunları batıyordu olabilen tek kontrat dört pik idi. Söylenenler ile söylenmeyenleri birlikte düşünmek bunun için önemli. Ortak iki karoya iki sanzatu deseydi de zon oynayacak, söylenmiyen renklerde stopperi olan eli anlatırdı. Neden üçlü olmasına rağmen iki sanzatu yerine iki piki söylediğini yani neden iki sanzatu demediğini düşünmek doğru karar için son derece önemlidir. Yüksek seviyedeki kontratlara ulaşırken de söylenmiyen deklareler son derece önemlidir. Mesela bir pik açtınız ortak 2SA jacoby ile dörtlü pik fiti ve 13+ puan gösterdi sizde de tek trefl, ruva dörtlü karo ile 16 - 17 puan var. Şilem pike ulaşmak için tek trefliyi gösterdiniz ortak 3 pik dedi. Şimdi beyninizde alarm zillerinin çalması gerekli, çünkü ortakta karo kontrolu yok ! Sizde ise bu renk dörtlü ayrıca ortakta karo damı da yoksa iki karo vermekten kaçabilmek oldukça zor olacaktır. İşte anlatmak istediğim, bu söylenmeyen gerçekleri görebilmek kavramı briçte defanstaki doğru karar verebilmenin de en önemli unsurudur. Dekleranın veya cevapçının söylemediklerini düşünmek size briçte doğru atak etmenizi ve doğru kartları oynayabilmenizi de sağlayacaktır. Defansta da doğru atak edebilmek batırabilmenin en önemli kararıdır. 05.temmuz.2009

KENDİNİZLE HESAPLAŞIR MISINIZ ?

Türkiyemin gelişmekte olduğunu yalnız biz değil tüm dünya ülkeleri kabullenmiş durumda, ama daha yolumuz oldukça uzun. Kanımca ailelerimizin çocuklarını yetiştirdikleri kültürün pek çok olumlu taraflarının yanısıra değişmesi gereken olumsuz yönleri de var. Bilgi eksikliğinin olduğu alanlarda fikir sahibi olan pek çok vatandaşımızı görüyorum. Bunlar kendi bilgilerini yeterli zannederek yorum yapmayı adet haline getirmişlerdir. Hatta okadar ki karşı tarafı dinlemeden kendi sınırlı bilgileriyle karşısındakinin söylemeye çalıştığı kavramları bile daha farketmeden hemen karşı çıkarak yorum yapmaya çalışırlar. Eğitim alanında belli bir seviye yakalamak cok zaman ve ciddiyet istiyor. Diyelim briç öğrenmeye başladınız, briç öğrenimini de ilk – orta – lise ve sonra üniversite eğitimi gibi düşünelim. İlk okulda alınacak bilgiler oldukça basittir. Bu basit düzeye insanlar altı ay veya bir yıl içinde gelebilirler. Orta okul ve lise düzeyindeki öğrenimleri ise ilk okul düzeyindeki eğitimlerinden çok daha yoğun bir çalışma dönemi gerektirir. Üniversite eğitimi düzeyine çıktıklarında ise lise çağlarında öğrendiklerini kat be kat aşmaları onları ancak bu düzeye çıkartabilir. Yoksa yıllar geçse bile lise çağlarındaki düzeyi bir türlü aşamazlar. Üniversite düzeyinde ki bilgi seviyelerini aşmak isteyenler ise daha da yukarisi icin kendisiyle hesaplasmasi lazimdır. Bizdeki kültür, insanlara belli bir eğitim düzeyini kazandırdıktan sonra eğitim defterini kapatan bir yapıdadır. İnsanları kendilerinden hesap sormaya pek teşvik etmiyor hatta hep başkalarına hesap soruluyor. Gelişmenin tek yolu kendine hesap sormakla olur bunu yapabilenlerin sayısı biz de çok az , yalnız briçte degil, siyasette, iş alanında, egitimde her alanda kendisine hesap sormayı düstur edinmiş kişiler yıllar itibariyle mükemmele yaklaşım yolunu bulan, yaşları ne olursa olsun gelişmeyi isteyen kişilerdir.

San Remo’da bu yıl 4.Avrupa şampiyonası yapılıyor. Bu şampiyona ülkeleri temsil eden milli takımların değil her isteyenin katılabildiği açık şampiyona. Bu şampiyonada karışık ikili turnuvada Tezcan – Emine Şen 1. olarak ülkemize çok önemli bir kupa kazandırdı, onları candan kutluyorum.28.haziran.2009

10 Mayıs 2009 Pazar

OYUN STANDARTLARI

Geçen hafta briçe başlayanların belli standartları otomatik halde kullanımının önemli olduğunu anlatmıştım, bu hafta bunların bir listesini vermek istiyorum.

- Toplam 25 p ile zon oynarım
- Zon oynarken
4-4 majör fiti birinci, 5-3 majör ikinci, 6-2 majör fiti üçüncü öncelik taşır
3SA dördüncü, 5 minör beşinci seviyede zon seçimidir.
- Toplam 24 puanı geçmediğime eminsem dengeli ele karşı dengeli el ile 3SA demem.
- Toplam 22-23 p ve 6’lı güzel minör ile 3SA, çalışan 6’lı majör ile 4 majör oynarım.
- Toplam 33 p ile şilem oynarım, fit var, kısalık var, kısalıkta uyum varsa toplam 10 kartla 26 p, toplam 9 kartla ise ancak 28-29 p ile şilem oynarım. Çalışan 6’lı renkle toplam 28-30 p ile şilem oynarım.
- 7 deklare edersem ataktan sonra oynamam elimi açarım.
- Oyun açtığım elde enaz 10 p olur oyun açmadığım elde 13 p olmaz.
- Ortak zayıf 2 açtığı zaman her 13 p ile 2SA demek zorunda değilim.
- Partskor mücadelesinde 8 kart fitle iki seviyesi, 9 kart fitle üç seviyesine kadar konuşurum. 8 kart fit ve uygun kısalıkla üç seviyesine çıkabilirim.
- Baraj yapmam için rakiplerin o kontratı yapacağından emin olmam gerekir.
- Konvansiyon uygulamak için deklare vermem.
- As veya vale altından atak etmem.
- Sanzatu kontratlarına ya ortağın rengini eğer o yoksa konuşulmamış en uzun rengimi çıkarım.
- Rakip oyun açınca şilem, veya sanzatu açınca zon bulmaya çalışmam.
- Ortaklarıma saygı duyarım , onun için fit varsa bir an önce ona söylerim.
- Bu standartlarım her el için doğru olmayabilir ama bin elde 990 için geçerlidir.
03.Mayıs.2009

5 Nisan 2009 Pazar

İSTANBUL İKİLİ SONUÇLANDI

İkili turnuvalarının yeni şekli çok güzel. Önce 2 tur eleme , eleme sonucuna göre A-B-C gruplaşma. A grubunda M.Ali İnce - Namık Kökten (1) , Hüseyin Avcıoğlu - Bircan Öztürk (2), Soner Çubukçu - Süleyman Kolata (3) oldular. Karışığı Sevil Akın - Fikret Aydoğdu, Bayanları Banu Altınok - Arzum Demirbilek, Senyörleri Adnan Topak - İlhan Numanoğlu, Gençleri Şeyhmus Ercan -

1 Mart 2009 Pazar

KIŞ DÖRTLÜ FİNALLERİ

6 Mart cuma günü Prosan olarak kış dörtlü finallerine gidiyoruz. Sevgili dostumuz ve de takım arkadaşımız Hasan Güner'le İzmir'de buluşacağımızdan mutluyum.

10 Şubat 2009 Salı

8 ŞUBAT , YAŞAMIMIN ACI BİR GÜNÜ

Yaşamın en acı günlerinden, birini annemin kaybını yaşadım, acımı paylaşan ve bu sayede bana dayanma gücü veren dostlarıma tesekkur ederim.

4 Şubat 2009 Çarşamba

FAİK'LE BRİÇİNİZİ ÖLÇÜN TURNUVASI

Kadıköy briç klübünde salı akşamları yeni bir turnuvaya başlıyorum, bu turnuva türü kulüplerde bugüne kadar yapılmadı, briçinizi geliştirmekte veya seviyenizi ölçmekte kullanabileceğiniz önemli bir aşama.

Doğru kontrat
Doğru Atak
Doğru oyun turnuvası

10.Şubat salı günü saat 20.00 de ilk turnuvaya gelebilen herkesi bekliyorum.

İsteyenler Aydın Gürsel - Ahmet İrgin'in Kadıköy briç klübü sitesine bakabilirler
http://www.kadikoybric.com/

2 Şubat 2009 Pazartesi

ANTALYA KIŞ FESTİVALİ

Antalya'da bu sene 3. kış briç festivali yapıldı. Yapılan yer Belek'teki Maritim otelindeydi ve oldukça güzel bir yer seçimiydi. Her nekadar Antalyada güzel bir otelde kalmamıza rağmen otel aktivitelerine ayrılacak zamanımız olmaması biraz bizi üzdüysede yoğun bir briç yaşattı. Sonuçta Patton'da senyör takımımız dereceye giremedi ama 4 seans yapılan ikilide Orhan-Ergun 2. biz Emin'le 3. bitirmeyi başardık. Bu seneki yaşanan krizin etkisiyle 30 masa kadar olabilen bu festival umarım gelecek senelerde daha ilgi odağı olabilir.

GELECEK PIRILTILARI

Türkiyem çok çalkantılı günler yaşamakta, dünyadaki ekonomik kriz yanısıra Filistin İsrail çatışması, Ergenekon soruşturması, medyanın gündemindeki ana konular. Bu sıkıntıların yanında karısını döven veya öldürenler, çetelerin çeşitli kişilere verdikleri zararlar, polis işkencesinde yaşamını yitirenler gibi çeşitli şiddet uygulamaları, insanı mutsuz ve karamsar etmekte. Tüm bu olayların yanında pkk’nın bomba veya silahlı saldırı işlemleriyle kaybettiğimiz şehitlerimiz, çevremde mutluluk duyacağım hemen hiçbir şey yok, sinemaya gidiyorum, günümüz filmleri bile geçmiş günlerdeki sıkıntılı günleri anlatan filmler, Atatürk’ü anlatan Mustafa filminin ana teması bile o dönemin sıkıntılı günlerini konu alıyor. Bütün bu olumsuz görüntülere rağmen bazen, güzel bir işlem, harika bir ürün çıkıyor ve benim güncel tüm kara duygularımı silip gelecekle ilgili küçük bir parıltı oluşturuyor. Ankara İnönü turnuvası bitti, Merih’le otobüsle İstanbul’a dönüyorduk. Otobüs Bistro adında bir servis, iki katlı bir otobüs, üst katta kotuklar satılıyor, alt kat ise restoran gibi, yiyecek ve içecek servisi, televizyon ve internet bağlantısı var. Merih’le alt kata oturup, oynadığımız elleri konuşuyorduk. Yanımızda iki üniversiteli genç, bizim briç sohbetimizi dinleyince birisi lafa karıştı. Babam da briç kitabı yazdı. Babanızın adı nedir dedim Haluk Aydemir dedi, hoppala bu adı hiç duymadım. Briç kitabı yazan bir kişi olacak ve ben onu tanımayacağım, briç camiasının popüler bir ismi olsa tanırım, değilse nasıl briç kitabı yazsın ki. Tanımadım babanızı dedim, çağırayım o zaman dedi genç, çıktı yukarıya biraz sonra yanında bir bey ile aşağı indiler. Albay Haluk Aydemir ile böyle tanıştık, güzel bir sohbetten sonra kitabını göndereceğini söyleyerek yanımızdan ayrıldı. Geçen gün geldi kitap. İnanılmaz bir çalışma ürünü, basit amatör bir kitapçık sanıyordum, 300 sayfalık muazzam bir çalışma. Kitap hiç briç bilmeyenlere önce briç destesini açıklayarak başlıyor, çeşitli basit konvansiyonları ve briçin ana temalarını açıklayarak devam ediyor belli bir uzmanlığa ulaşanlar için oyun tekniklerini gösteriyor, en sonda da briç camiasının kullandığı yabancı kelimeleri açıklayan sözlükle bitiyor. Kitaba hayran olduğumu söyleyebilirim. Haluk beye briç camiasına katkısından dolayı önce teşekkür edeyim ilgilenecek olanlar için de ulaşım adresini vereyim.
haluk5102@yahoo.com
18.ocak.2009

19 Ocak 2009 Pazartesi

İST. KIŞ DÖRTLÜ SONUÇLANDI

İstanbul kış dörtlü sonuçlandı, Tezcanın takımı NONAME 1. oldu. ALTAN 2. ATAY da 3. olmayı başardılar. Hepsini kutluyorum

16 Ocak 2009 Cuma

CAYNE'yi yendik

Hasan Uzuner-Hasan Güner ve ben Hüseyin Avcıoğlu'yla oynadık ve son elde biz 7 körü bulduk onlar 6NT da kalınca yendik. Bu tür maçlar çok seyirci altında oynanıyor. Seyirciler 4 el açık olunca pek çok doğruyu görebiliyor. Ama oyuncuların bazan hataları oluyor mesela bir 4 pike battım pik valeye empas attım tutmadı halbuki pikler 2-2 dağılmış ve vale düşüyormuş. Yapabilsem daha farklı yenermişiz ama yine de galibiyet insanın egosunu okşayan bir başarı.

15 Ocak 2009 Perşembe

CAYNE ile MAÇIMIZ VAR

Bu akşam 21.00 de PROSAN - CAYNE maçı BBO'da
ilgilenenler seyre gelsinler.

KIŞ DÖRTLÜ FİNAL YERLERİ

Maçların tarih ve saatleri şöyle
16.Ocak cuma 20.00 de İBSK
17.Ocak cumartesi 11.00 ABK
18.Ocak pazar 12.00 İBSK

13 Ocak 2009 Salı

KIŞ DÖRTLÜ FİNALLERE ULAŞTI

Kış dörtlüde finallere kalan 10 takım belli oldu.
PROSAN : F.Falay, A.Gürsel, H.Avcıoğlu, B.Öztürk, H.Uzuner, H.Güner
ATAY : S.Atay, E.Özan, M.Uzunhasan, M.Sezer, B.Erol, E.Ahıskalıoğlu
VALENTİNO : M.-M.Ekşioğlu, E.Kuru, T.Akbulut, B.Tönük, B.Aralp
NONAME : T.Şen, Ö.Pehlivan, B.Başaran, H.Cıvgıner, M.O.Şen, S.Dinç
KOLANKAYA : S.Kolata, İ.Kandemir, A.Kolankaya, Y.Sohtorik, T.Yüksel, S.Çubukçu
Jr.YILANKIRAN : E.Kaya, F.Kepekçi, İ.Ayaz, Ö.Kanlı, V.Adut, O.Aker
SELÇUK : K.Selçuk, İ.Aksoy, M.Barış, İ.Demir, A.Musaoğlu, R.Kasapoğlu
VAROŞLU : H.Göksu, A.Uysal, M.Kuranoğlu, A.İ.Orhan
MAGPA-GRUP : H.Ön, H.Bayram, D.Baysal, T.Çimen, T.Yaşatan, O.T.Yaşatan
ALTAN : C.Altan, Ü.Tarhan, B.Başkan, T.Özbay, I.Kandemir